16 Mart 2014 Pazar

EY BAHAR....

       Bahar bir çılgın gibi delicesine kapımı çalarken,yapabildiğim tek şey öylece yerime mıhlanmış gibi kıpırtısız durmak.Anlamıyorum her şey çok tuhaf bazen de inanılmaz anlamsız geliyor.Tam ;''Bu sefer her şeyi anladım, biliyorum , artık kimse beni incitemez, acıtamaz, '' dediğim de insan olmanın dayanılmaz bencilliği, en karanlık gece gibi dikiliveriyor karşıma ve ben sadece hayretle gözlerimi kocaman açarak , yeniden birine güvenmenin yaşattığı hayal kırıklığının, en acılı haliyle yüreğime oturmasına engel olamadan kalakalıyorum öylece.
    Bahar tüm canlı renkleri ile içime içime işlemeye çalışırken, ben bir daha gözlerimde o tasasız gülüşmelerin oynayamayacağını hissederek, yeni güne isteksizce'' merhaba ''diyorum. Ama insan olmanın doğasında hep bir umut etmek vardır ya, işte bende öyle aylardır içime oturan acının ve kederin bir sabah uyanınca geçmiş olacağını umarak, bekliyorum hala. Ama her sabah içime dikiyorum gözlerimi ,bakıyorum sancılı kalbime ,çöreklenmiş bir acının ,kabuk bağlamış bir yaranın çukuruna takılıp düşüyorum yine,umutsuzluk aldığım bir ilaç gibi dağılıyor tüm hücrelerime sarıyor her yanımı .....Aynada ki solgun yüzüme bakarak, maskelerden maske beğenip en umursamaz olanı, en mutlu gözükeni ne biliyim bazen sadece içimdeki kederi saklasın da ne olduğunu çokta umursamayacağım bir maskeyi takıyorum ve içimdeki tüm kırık parçaları birer birer kilitleyip en ücrasına yüreğimin,  önümde  yaşanacak yeni güne başlıyorum cılız  bir ''Günaydın '' ile.
       Kapıdan çıkıyorum telaşsız cansız, ve baharın çılgın kokuları canlı renkleri bin muhteşem sevgi öpücüğü gibi bir duvar misali  dikiliyor önüme,çıkmaz bir sokakta sıkışmış kaçamayan bir suçlu gibi teslim ol diyor! bana direnme ,benimle  savaşma , rahat bırak kendini olabildiğince kollarıma!!! Maskemin bir ucu baharın elinin değmesiyle aralanıyor ha düştü ha düşecek, ben elimle acele bir hareketle maskeme tutunurken gözlerimden yüreğime damlayan iki damla yaş maskemi tamamen sıyırıyor yüzümden, gözlerimdeki yaşlar
baharın yaşlarına karışırken,  üzerine kilit vurduğum tüm kırık parçalarım rüzgarda uçuşan  yaprak gibi savruluyor  etrafa ve ben dizlerimin üzerine çöküp teslim ediyorum  tüm maskelerimi bahara ....
      Ey bahar! yorma beni ne olur, aç kollarını bana ! Düşür ateşimi söndür yangınlarımı  , atma beni gecenin ayazına günün sıcağına ! Yakma yüreğimi , parçalama gönlümü...
      Ey bahar !beni unutma bu soğuğun kucağında, beni sar beni sarmala, gezinsin ılık nefesin yüzümde, ısıtsın önce buz tutmuş ellerimi sonra can versin yeniden bedenime ve yeniden desin ruhum , yeniden yaşamalıyım desin ılık nefesinin üflediği canla...
      Ey bahar! birleştir tüm ayrı parçalarımı, dokun içimde ki tüm yaralarıma en çok yüreğime,  iyileştir en yeni el değmemiş halinle, ey bahar !dindir acımı tut elimden çıkar düştüğüm uçurumdan , en derin sevgisizlik dağından....
      EY BAHAR !YENİDEN YİNE DEDİRT BANA ,KORKMADAN YILMADAN DURMADAN .....

1 yorum: